26 Ocak 2013 Cumartesi

Geyik Koşusu 2013

Geçen sene ilk olarak 14km'lik parkurda koştuğum Geyik koşusuna bu sene de son ana kadar 14km olarak kayıt olmuştum.Hatta kayıt işlemini 11 kasım'da koştuğum Avrasya maratonunun fuarını gezerken yapmıştım.Geyik koşuları gerçekten koşan insanlar için mükemmel bir yarış formatı. Özellikle ben lokasyon olarak çok uzak olduğum için bu tarz patikalarda çok sık antrenman yapamıyorum.Ama işin aslı,esas keyif orda. Öncelikli olarak patikalar da koşu,asfaltta veya tartanda veya betonda koşudan teknik olarak farklı.Patikada sürekli in-çık, eğim-büküm toprağın yapısı sürekli ayaklara farklı yükler bindiriyor ve sürekli farklı kas gruplarını çalıştırıyor.Benim gibi sürekli daha doğrusu %80 asfaltta koşan biri patika da ön hazırlık yapmassa ciddi anlamda hamlık yaşıyor.

2013 yılı için kendime ana hedef olarak koymayı planladığım İznik ultra 75km'lik parkur kafamda iyice somutlaşırken, Geyik koşusu öncesi son hafta ''madem 75km İznik ultra koşmak ve bitirmek benim bu yılki ana hedefim o zaman 14km az gelir:))''diye düşündüm. Bu fikir kafama yatmıştı ve hemen Macera akademisini arayıp gerekli değişikliği yaptım.Macera akademisindeki arkadaşlar durumumla yakından ilgilendiler.Kendilerine tekrardan teşekkür ediyorum.

28km'ye kayıt olduktan sonra bu sefer ince ince korkular başladı.'Geçen sene 14km'yi bitirdiğimdeki fizyolojik halim ve yüzümün ifadesi sürekli gözümün önüne gelmeye başladı.Artık dönüş yoktu.Ve benim bu işlerde en çok sevdiğim pozisyon bu.
   Kayıt tamam,yarış belli ve dönüş yok:))

9 Ocak 2013 Çarşamba

Adana Yarı Maratonu

Avrasya Maratonuyla ilk maraton tecrübesini yaşadıktan sonra en az 1 ay olacak şekilde uzun bir süre koşmayıp dinlenmeyi veya yine en az 1 ay sürecek şekilde çok hafif tempolu keyif koşuları yapıp vücudu aktif dinlenmeye almayı planlamıştım.

99 yılında üniversiteyi kazanmamla Florya Atatürk ormanında koşuyla tanışmıştım.Ve yaklaşık 10-11 yıl gel-gitlerle,kısa süreli-uzun süreli aralarla disiplinsiz bir şekilde koşulara devam ettim.Ara ara yarışlara da katıldım.(15km Avrasya,6km Fıratpen vs). Ama hiç bir zaman disiplinli bir koşucu olmadım ve sonuç olarak performansımın geliştiğini hiç bir zaman görmedim.Aslında bu durum beni çok rahatsız da etmedi.Amacım koşmak,ormandaki arkadaşlarla görüşüp muhabbet etmek,güne pozitif başlamak ve tabi ki yediklerimin kilo olarak bana yansımasını engellemekti.

Bu süreç Avrasya 2011'de katıldığım 15km ile sona erdi.Orada kendimce(orada yarış esnasında koşarken) ciddi kararlar aldım.Ve 2012 yılında elimden geldiğince verdiğim sözlere sadık kalarak uyguladım.Sonuç olarak 2012 yılında;

Geyik koşusu 14km,neşetsuyu 6km,2 yarı maraton,3 tane 10km ve 1 maraton bitirdim. Toplamda 1978km koşu(31 Aralık'tan önce uyansaydım 2000km'ye tamamlardım.:)),521km bisiklet ile 2012'yi kapatmışım.

Onca antrenman ve yarışlar sonunda referans olarak alabileceğim en iyi tempolarım;

MP     :6:04 dk/km
HMP  :5:18 dk/km
10kP  :4:50 dk/km
5kP    :4:36 dk/km olarak kayıtlara geçti:)

Avrasya sonrası planıma sadık kalarak neredeyse 1,5 ay sadece keyif koşuları yaptım.Tek amacım ormana girip tanıdık birine yanaşıp muhabbet ederek koşmaktı.Florya Atatürk ormanı bu konuda çok iyi. Elit bir atlet değilseniz her tempoya göre muhabbet grupları,pardon, koşu grupları var:)